15 Haziran 2014 Pazar

ÇAĞRI

Coşkunlara çığlıklar yükleyen genç yüreklere yaz bu sevdayı. Tüm ateş düşen evlere; geç kalmışlıklara isyan et. Gözleri sımsıkı kapalı, yanaklarından al fışkıran çocukları hatırla. Onların da yüzlerini keskin sakallar örseleyecekti. Çok soğuk iklimlere gittiler bizi kanlı ırmaklarda yıkayıp. Asla ısınmamıza imkan vermeyecek bir kış bıraktılar. Bir ana kucağı yahut bir soba ateşi yetmeyecek. Işıldayan ufuklar çare olmadığı günden beri derdime yüreğimden her gün cenaze alayı kalkıyor. Soba tütüyor. Sokaklar daralıyor. Ses! Ölüm durmaksızın beni çağırıyor. Göğüs kafesimden fırlıyor kalbim her nefeste. Mezar kokusu bilmeyen ılık rüyalarla dolu geçen ömür kabir sancılarını bertaraf ediyor. “Ah hepsi senin suçun!” olsa ve yüreğimiz soğusa. Uzaklarda namlu dönmüş gırtlağına ayın. Yıldızlar ise tüttürülmüş kaderlerini imha ediyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder