11 Temmuz 2014 Cuma

BİR HİKAYENİN ÖTESİNDE...

İki kişinin daracık sokaklarımı doldurabildiği eşsiz dünyama hoş geldiniz. Ben Salim. Sokağın sonunda yere çömelmiş duran, çelimsiz çocuk ise kalan son arkadaşlarımdan “Siraj”. Yaşı benden küçüktür. Fakat oldukça zeki biridir. Benden daha önce harfleri söktü. Ben daha öğrenebilmiş değilim. Siraj konuşmayı pek sevmez. Han Yunus'ta yaşıyoruz. Burada doğdum ve büyüdüm. Hiç dışına çıkmadım. Burası bizim güvenli olduğumuz yermiş. Babam söylüyor. Babam elli yaşında; adı Mohammad, çarşıda halı ticareti yapar. Fakat buna izin vermediklerini söyledi. İnşaatlarda çalışmaya başladı. Babamın halılarını sevmemiş olacaklar. Ağabeyim Youssif ona halı satarken yardım ederdi. Artık etmiyor. Annemiz öldüğünden beri Youssif çok kızgın bir insan oldu. Sanırım Han Yunus'un dışındaki gürültücüler onu bu hale getirdi. Sürekli ses geliyor. Bazen evlere giriyoruz ve günlerce çıkmıyoruz. Youssif bu sesler yüzünden olduğunu söyledi. Onları susturacağına ant içti.
Babam Youssif'in bu halinin hep Ayman ve arkadaşları ile tanışmasından olduğunu söylüyor. Ayman Youssif'tan iki yaş büyük bütün ailesini gürültücüler öldürmüş. Onun kızgınlığı ağabeyimden daha fazla olmalı. Babam Ayman'a da Youssif'a da kızıyor. Daha da fazlası korkuyor. Annem ve kız kardeşime çok üzülmüş olmalı. Bende üzülüyorum elbette. Hatırlamamak benim suçum değil. Hafızamda tutamayacağım kadar küçükmüşüm. Evlere, sığınaklara dolduğumuzu biliyorum. Han Yunus'ta beni en çok üzen ise küçük Zehra'dır. Siraj'ın kardeşi olur. Onu çok severdim. Elbette ki Siraj'da çok severdi. Ona oyuncaklar yapardık. Daha çok küçüktü fakat ağabeyi gibi kıvrak bir zekası vardı. Gece gürültüler başladığında ağabeyim ve Ayman sokağı koşarak geçti. Bağırarak içeri girmemizi söyledi. Ben koştum. Fakat Siraj'ın evine girdiğinden emin olmak istedim. Camdan baktığımda Zehra'yı gördüm. Bir soğuk namlu ve boğuk bir ses hücrelerime karıştı. O yok oldu ben büyüdüm. En çok Zehra'ya üzüldüm ben. Ne annemin ne kız kardeşimin ölümünde böyle derin bir keder hissetmiştim. Ağladım, ağladım. Sonra bir daha hiç ağlamadım. Her gün arkadaşlarım eksildi. Macide, Ibrahim, Moussa, Itaf , Semiha, Ahmad, Rabiha, Raşhad... Siraj kaldı geriye benim iyi yürekli küçük Siraj'ım. Allah onu bağışlasın. Kardeşinin ölümü onu her şeye gücendirdi. Önce okumaktan yana olan hevesi kaçtı. Sonra icatlarını bıraktı. Bana Zehra'yı korumayan Allah'a inanmadığını söyledi. Ayman Siraj'a bugünlerde dikkatli olun, demiş. Galiba gürültücüler kötü şeyler yapacaklar. Herkes çok korkuyor. Youssif'a kalsa evdeki yeşil bayrağını kapıp savaşmaya gidecek. Onlar gürültü yapıyor diye bizde yapmak zorunda değiliz. Yine de Zehra'yı, Annem'i, kız kardeşimi ve arkadaşlarımı öldürmeden önce onlarla konuşmak isterdim. Babam çok geveze olduğumu söyler. Bu sayede hayatlarını kurtarabilir miydim? Zehra'yı vuran silahı ateşleyen ellere söz geçirebilir miydi küçük bir çocuğun gevezelikleri? Oysa Zehra'nın bir bakışıyla ona ne oyuncaklar yapardık. Annemin kardeşimi öldürmemeleri için yalvarışı yetmediyse benim gevezeliklerim yeter miydi?
Ben Basim Salim Kawel; iki gün önce Han Yunus'ta tek bir kelime edecek fırsat bulamadan İsrail'in hava saldırısında öldüm. Öldüğümde 10 yaşındaydım. Siraj Iyad al-Abdel en yakın arkadaşım hava saldırısında öldü. Öldüğünde 8 yaşındaydı. Parçalanan cesedimi toplamaya çalışan babam Mohammad Ibrahım Kaware ikinci füze saldırısında öldü. Öldüğünde 50 yaşındaydı. Mohammad Ayman Ashour ve Hussein Youssif Kaware ellerinde yeşil bayraklarla Han Yunus'un dar sokaklarında özgürlük umutları ile koşarken ilk saldırıya yakalanmışlardı. Ayman'ın bacağı parçalanmış. Kaburgaları akciğerlerini delip geçmişti. İç kanama sonucu oracıkta ölmüştü. Ağabeyim Youssif ise arkadaşını ölürken izledi ama hareket edemiyordu. Bilinci gidiyordu. Bir ara kopan kolunu aramak aklına geldi. Vazgeçti. Öldüklerinde Ayman 15, Youssif 13 yaşındaydı. Ve biz bir hikaye olmaktan çok fazlasıyız. #GazzedeKatliamVar

2 yorum:

  1. Duygulandım savaş nedir bilmeyenlere bu zulüm yapılıyor onların okuması gerek bombayla ölmesi değil!

    YanıtlaSil
  2. Katılıyorum size. Ne yazık ki hep çocukların üzerine kusuyor insanlık nefretini.

    YanıtlaSil